Geçtiğimiz günlerde Kayseri’de yaşanan taciz olayında ,Suriyeli,lere karşı top yekun bir nefret propagandası oluşturma çabalarını ne Dinimiz kabul eder nede örfümüz. Vatanseverlik kisvesi altında ülkemize sığınmış insanlara karşı bir kaç menfur olaydan dolayı TÜRK toplumuna ,heleki müslüman bir topluma yakışmayan yağma ,şiddet talan olayları, ne vicdanen ne kanunen kabul edilemez..
Olayın vuku bulduğu yerin mülki amirleri ivedilikle görevden alınmalıdır.Kesinlikle bir ihmalkarlık söz konusudur .Olaya karışanlar en ağır şekilde cezalandırılmalıdır.Herkes yaptığı yanlış hareketin bir sonucu olacağını bilmek zorundadır.
Olaydan sonra diğer cephede bu bahane edilerek ,sınır ötesinde Askerlerimiz ve vatandaşlarımızın karşılaştığı sıkıntılar bu olaylara karışanların dosyasına eklenmek zorundandır.Fitili ateşleyen herkimse en ağır cezaya çarptırılmalıdır.
Irkçılıkla ilgili kanunlar sertleştirip ağır cezai müeyyideler uygulanmalıdır.Yaşadığımız zamanda Dünya sıkıntılı bir süreçten geçmektedir.Toplum olarak sağduyulu olmak durumundayız,farklılıklarımızla cihana hükmetmiş bir toplumun parçası olduğumuzu ,sıkıntılarımıza rağmen ,hoş görüyü kardeşliği, birliği beraberliği hertürlü oyunlara karşı korumuş bir milletin evlatları olarak provakasyonlara gelmemeliyiz.
Hiçkimse kanunlardan üstün değildir.Hiçbir gurup diğerlerine karşı imtiyaz sahibi olamaz,Hukuk devletinde yaşadığımızı ,kafamıza göre yargı dağıtamayacağımızı bilmek ve hatırlamak durumundayız.
Oyuna Gelirsek Kaybeden Biz Oluruz.
Bize Faydası Olmayan Bir Oyunda PİYON Olmamalıyız
N.S